
Silahlar kendiliğinden ateş almaz!
İşte sıkılıkla yapılan ihmallere/hatalara karşın, ekstra özen göstermeniz gereken dört an!
Ateşli silah güvenliğinin üç kuralı
1- Silahınızı DAİMA güvenli bir yöne doğrultun;
2- Ateş etmeye hazır olana kadar DAİMA parmağınızı tetikten uzak tutun;
3- Kullanma anına kadar DAİMA silahı boş tutun)
İhmal, dalgınlık, kendinden aşırı emin olma hali, acelecilik, gösteriş vb, sebeplere bağlı ateşli silahlar insanlar tarafından istemsiz/kazara ateşlenebilir.
Bu sebepler yanı sıra, meraklı bir yetişkin veya bir çocuğun, atış için güvenli olmayan bir ortamda yaşadığı hadiseler, bu makalenin konusu dışındadır.
Bahse konu olumsuz hadise aslında, atıcı ,(ve)ya ateşli silah sahibinin, ivedilikle temel bilgilerini gözden geçirmesi gerektiğine dair önemli bir işarettir.
Bu makalede taşınabilir ateşli silahlar (Av tüfeği ve tabanca) deneyimlerden elde edilmiş, en yaygın olan dört adet konu başlığı aşağıdaki gibidir.

1. Yarı otomatik bir av tüfeğine fişek yüklenmesi
Yarı otomatik av tüfekleri, tüm ateşli silah türleri arasında tartışmasız en karmaşık besleme mekanizmalarına sahiptir. Bu nedenle, çabuk besleme için genişletilmiş fişek besleme yuvaları, kısa yolları, oldukça cazip hale gelir.
Adımlardan tasarruf etmek için, çoğu atıcı, kurma kolunu geri çeker, mekanizma penceresinden içeriye ilk fişeği atım yatağına yükler. Kalan fişekleri şarjör tüpüne basmadan önce mekanizma butonuna basar ve mekanizmayı ileri doğru gönderir.
Tüfeğin atım yatağı artık doludur, sonrasında fişekleri şarjör tüpü içerisine ikişerli (elde dört fişek) hızlı yöntem (3 gun 2 gun tekniği) veya tekli yükler fişekleri. Yeterince basittir ancak farkında olmadan atıcının serçe parmağı geri gelirken arada tetik korkuluğuna takılır. Talihsiz bir andır, keza namlu hattı da öyle ise, istemsiz ateş alma sonrası güvenli olmayan bir yöne doğru namludan çıkış olur.
Bu olasılığın bertaraf’ı gayet basittir. Atıcı şarjör tüpü doldururken fişek yatağını boş bırakıp, ardından atım yatağına süreceği fişeği tüfeği omzunda konumlandırdıktan sonra sürer ise tüm süreç kontrol dahilinde gerçekleşir.

2. Yarı otomatik bir tabancada sürgünün geri çekilmesi
Yarı otomatik bir tabancayı boşaltma zamanı geldiğinde, ilk adım “şarjörü çıkarmak” ve ardından son fişeği, yatağından tahliye etmek üzere, sürgüyü geri çekmektir.
Yeterince basit olsa da, atıcılar, ya şarjörü unutur, (ve)ya atım yatağında olan son fişeği tahliye ederken istemsiz patlamalar olur.
Atış disipline sahip atıcılar, atım anı hariç parmağını, mutlak tetik korkuluğunun bariz dışında, tabanca gövdesi üzerine konumlandırır. Bu disiplini henüz kas hafızasına yerleştirememiş atıcılar ise, parmakları zaten tetikte veya tetik korkuluğu içerisinde olur. Atıcı atım yatağındaki olası son fişeği tahliye etmek üzere sürgüyü geri çekerken kaydırabilir, ileri doğru momentum etkisi, genellikle parmakların tetiğe çarpması için yeterlidir, işte tam bu anda tipik olarak bir kavrama hareketi bu sürece eşlik eder ve istemsiz patlama gerçekleşir.
Fişeğin atım yatağından tahliyesi süreci asla aceleye getirilmemesi gereken, başından sonuna kadar güvenli ve emin bir şekilde tamamlanması gereken bir eylemdir.
Bu hatadan kaçınmanın anahtarı üç yönlüdür.
- Sürece başlarken mutlak şarjör çıkartılmalıdır!
- Atım anı hariç parmak her daim tetik korkuluğu dışında olmalıdır.
- Atım yatağı boşaltma süreci asla aceleye getirilmemeli, atım yatağının boş olduğu görüldükten sonra olası yanılsamaları bertaraf etmek adına, başka bir yöne bakıp tekrar atım yatağı kontrolü yapılmalı, emin olunduktan sonra, son adımda namlu hattı güvenli yöne doğru tetik düşürülmelidir.

3. Tüfek ile yere düşme
Av tüfeklerinin yüksek ağırlıklı tetiklere sahip olduğu zamanlar artık tarihte kaldı. Atıcılar daha isabetli atışlar yapabilmek için, tetik tertibatlarını mümkün olduğunca hafif yapmaya çalışıyor. Bununla birlikte, bir tüfeği ateşlemek için çok fazla efor gerekmiyor. Kullanımı bu denli kolaylaşan, ormanda veya sürek halinde engebeli arazide ilerlerken her an takılma, düşme potansiyelini beraberinde getiriyor.
Temel olarak iki tür avcı vardır: düşmüş olanlar ve henüz düşmemiş olanlar. Parmağınız tetiğe yakınken takılıp düşmek neredeyse her zaman "güvenli yön" için minimum marjla bir istemsiz patlama ile sonuçlanacaktır.
En güvenli yürüyüş atım yatağı boş ilerlemektir. İhtiyaç halinde yetenekli bir tüfek atıcısı fişeği hızlıca atım yatağına sürer ve hedefe angaje olur.

4. Horozlu bir tabancayı kurarken kayma
Revolverlerin tetikleri şimdiye kullanılan silahların içerisinde belki de en iyi basılan tetiklerdir, bu şahne mekanizma aynı zamanda sizin kâbusunuz olabilir. Burada etken sistemin çift veya tek hareketli olması ile ilgilidir. Tek hareketli şahane tetik baskısını elde etmek için horozun elle kurulması gerekir (bazıları için bu onları ateşlemenin tek yoludur). Ancak, bu eylem esnasında eğer baş parmağınız mahmuzdan bir şekilde kayar ise ve parmağınızda boşluğu almak tetikte ve senkronizasyon kaçar ise? İstemsiz patlama gerçekleşir.
Çoğu revolver üreticisi buna karşı bir transfer çubuğu emniyeti ile koruma sağlasa da tetiğe yapılan o küçük baskı ve horozun gövdeye doğru şiddetle düşme eğilimi koruma sağlamak için tasarlanan bu mekanizmayı kasıtlı olarak etkisiz hale getirir.

Peki çözüm nedir?
Tahmin ettiğiniz gibi; horozu kurarken parmağınızı tetikten uzak tutmaktır.
Benzer mantıkta çalışma sistemine sahip, horozun yaptığı darbenin iğne vasıtası ile kapsüle iletildiği ateşleme sistemlerinde de atıcı, eğer atım yatağı dolu bir atış yapacak ve sistemi de “Kurulu ve kilitli hale getirmek için baş parmağı ile horozu indirirken kaçırırsa benzer sonuç ile karşılaşılır.
Bu yöntem de eğer zorunlu ise (spor müsabakaları) horozu düşürürken diğer elinin parmaklarını kullanması kısmen daha kontrollü süreci tamamlayacaktır. Bununa birlikte bazı silahlarda gövde üzerinde horozun emniyetli düşürülmesini sağlayan manivela mevcuttur.
Dikkat çekilen dört senaryoya yakından bakıldığında ortak bir nokta görülecektir.
Tetikçilerin hepsi tetikle etkileşime girmiştir. Bu da her biri için aynı çözümün uygulanabileceği anlamına gelir:
- Ateş etmek istemediğiniz sürece parmaklarınızı tetikten, tetik korkuluğundan uzak tutun.
- Bu kulağa basit gelse de, tetik parmağınızın tetiğin üzerinde durmaya doğal bir eğilimi olduğunu hatırınızdan çıkarmayın. (Bunun nedeni, silah üreticilerinin atış pozisyonu aldığınızda silahın bu bölgesini göremeyeceğinizi bilmeleridir).
- Bir insan eline hiç atış yapmamış olsa da parmağını doğrudan tetiğin hizasına koyar.
- Unutmayın en iyi mekanik emniyet avucunuzun içinden uzanır, buna tetik parmağı denir ve bu sizin birincil emniyetinizdir.
- Yine en iyi dahili emniyet kulaklarınızın arasındadır.
- Elinizdeki işe odaklanın, rehavete kapılmayın ve iyi bir tetik-parmak disiplini sağlayın.
Bu ömür boyu hatırlamanız gereken bir alışkanlıktır!
Ve unutmayın silahlar kendiliğinden patlamaz. Sebep her zaman ihmal ve hatalardır!
Yazar
Dr. Selçuk Aksak
Atıcılık Sporları Eğitmeni
IDPA CSO, Gunsmith
Burkut Academy
“Sadece ‘kazara ateş aldı’ diyerek geçiştirilen pek çok olayın aslında ihmal ve eğitim eksikliğinden kaynaklandığı gerçeğine bu kadar net işaret etmeniz gerçekten takdire şayan. ‘Şeytan doldurdu’ gibi klişelerin ardına sığınılmaması gerektiğini vurgularken, silah sahibi her bireyin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiğini hatırlatmanız çok önemli. Bu yazı, hem deneyimli hem de yeni silah kullanıcılarının gözünü açacak nitelikte. Emeğinize sağlık!”